Connect with us

Gündem

10 Kasım’a kadar değil son Kasım’a kadar…

-

-

Bugün 10 Kasım. Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün ebediyete intikal edişinin 85’inci yılı.
Saat 9’u 5 geçe hayat duracak, sirenler çalacak. Atamızı bir kez daha saygıyla anıp onun yeni nesillere anlatmaya çalışacağız.
Türk milletinin 85 yıldır özlem ve saygıyla andığı büyük lider, Dolmabahçe Sarayı’nda hayatının son gününe girerken, yanında 9 doktor mevcuttu.
Doktorların dışında Cumhurbaşkanlığı Genel sekteri Hasan Rıza Soyak, Yaveri Kılıç Ali, Yaveri Salih Bozok, Muhafız alay komutanı İsmail Hakkı Tekçe de yanındaydı.
Kılıç Ali hatıralarında Atatürk’ün son anlarını şöyle anlatıyordu:
“Atatürk’ün durumu saatten saate daha da ağırlaşıyor, durum resmi bildirilerle millete açıklanıyordu.
Dalgın ve bitkin olarak yatan Atatürk’ün gözleri nadiren açılıyordu. Herkesin hayranlığını kazanan o güzel mavi gözler artık eski parlaklığını kaybetmiş, solgunlaşmıştı. Hiçbirimizle konuşmuyordu. Sadece: ‘Aman dil, dil efendim‘ diye bir şeyler söylüyordu. Bu sözlerin ne anlama geldiğini çözmek için bütün zekamızı kullanıyor, geçmiş olayları düşünüyor ve aralarında bir ilişki kurmaya çalışıyorduk. Fakat yine de ne demek istediğini bir türlü anlayamıyorduk.
…Bir ara Hasan Rıza Bey ile bana doğru bakarak sordu:
‘Saat Kaç‘
Hasan Rıza Soyak cevap verdi:
‘Saat 7.00 efendimiz‘
Artık Atatürk sürekli ‘Saat kaç?’ diye soruyor, Hasan Rıza Bey de ‘Saat 7.00 efendimiz’ diye saati tekrar ediyordu. Bu karşılıklı konuşma birkaç kez tekrarlandı.
…Son ‘Saat Kaç?’ sorusunun ardından birdenbire kendini arka üstü yatağa attı… Artık kendinde değildi. Doktorlar saat 9’u 5 geçe ölüm raporunu imzaladı…”
Atatürk’ün sona ana kadar yanında olan Salih Bozok da hayatına kıymaya kalkacak kadar Ulu Önder’e bağlıydı.
Atatürk’ün ölümünün ardından birkaç dakika sonra yaveri Salih Bozok odadan ayrıldı. Ardından silah sesleri duyuldu. İnsanlar odaya girdiklerinde Bozok’u kanlar içinde buldu.
Ancak Bozok’un intihar teşebbüsü başarılı olamamış; kurşun kalbine değil, akciğerini boydan boya deşerek sırtına saplanmıştı. Operasyonların ardından hayata döndürülen Bozok, kaldığı yerden milletvekillik görevine devam etti.
Türk milleti kurtarıcısını o gün kalbine gömdü.
Zaman içinde Türk milleti ile Ata’sının arasına girmeye çalışanlar, ona kara çalmaya çalışanlar olmadı mı? Elbette oldu. Ama kimsenin gücü, 10 Kasım’a kadar değil, son kasıma kadar Ata’sına bağlı olmaya yemin etmiş bu halkın gönlünden onu almaya yetmedi.

Gündem

Din İşleri Dairesi Başkanı Ahmet Ünsal’ın istifası Başbakan tarafından kabul edildi

-

-

-

Din İşleri Dairesi Başkanı Ahmet Ünsal, istifasını Başbakan Ünal Üstel’e sundu. Ünsal’ın istifasının kabul edileceği öğrenilirken, yerine atanacak kişilerin arasında Din İşleri Eski Başkanı Ahmet Yönlüer, Hakan Moran ve Fahrettin Öğdü’nün isimleri geçiyor. Ünsal’ın adı Gazi Mağusa’da verdiği “karı koca yatak ilişkisi” fetvası ile gündeme gelmişti. KKTC’de ciddi tepkilere yol açan fetva sonrası görevden alınması istenmişti. Ünsal’ın son olarak Din İşleri Dairesi bütçesinin görüşüldüğü Meclis’te yer almaması da tepkiyle karşılanmıştı.

Devamını Oku

Gündem

Yüksek Mahkeme Başkanı: Uyuşturucu nasıl geliyor, gençlerimize nasıl ulaşıyor?

-

-

-

Yüksek Mahkeme Başkanı Bertan Özerdağ,  ülkede uyuşturucu suçlarında yaşanan artışa dikkat çekerken, önemli sorular yöneltti. Ülkede uyuşturucu suçlarının artış gösterdiğini gözlemlediklerini de kaydeden Yüksek Mahkeme Başkanı Bertan Özerdağ, “Uyuşturucu suçlarının neden arttığını, ülkemize nasıl geldiğini, gençlerimize, çocuklarımıza nasıl ulaştığının tespit edilmesi lazım. Okullarda gerekli denetimlerin yapılması lazım. Kamu sektörünün kendi içinde denetimin daha etkin yapılması lazım ki kamu içerisinde oluşan suçların da ciddi şekilde azalmasına sebebiyet verebilir. Bunları yaptıkça aslında toplum kurallara uyulmasının gerekliliğini daha da özümser. Ve kendi kendine kurallara uyma alışkanlığı toplum içerisinde yerleşir. Siz kamusal denetimi ve suç işlenmesinin aslında bir yaptırım gerektirdiğini toplumsal sorun yarattığını halka anlatırsanız toplum, kişiler suç işlemekten daha fazla geriye durur. Ve daha fazla kurallara uyma alışkanlığı yerleşir” diye konuştu.

Özerdağ, “Şuanda bizim yargıç sayımız KKTC’deki görevli 51’dir. Avrupa Konseyi ortalamalarına bakıldığında her yüz bin kişiye 22 yargıç düşmektedir. Bu da yargıç sayımızın ne kadar düşük bir sayıda olduğunu karşımıza çıkarmaktadır” dedi..

Amaçlarının 2025 yılı içerisinde Ceza mahkemelerinde özellikle Ağır Ceza Mahkemelerinde mahkeme sayısını artırma yönüne gitmek olduğunu vurgulayan Bertan Özerdağ, “Daha fazla yargıç alma imkanlarımız yaratılabilinir ise ceza davalarının daha hızlı bir şekilde sonuçlanmasını sağlamayı hedefliyoruz” diye konuştu.

Konuşmasında mahkeme binalarındaki eksikliklere de işaret eden Özerdağ, Yüksek Mahkeme olarak günün koşullarına uygun ve yargıç sayısının da artma ihtimalini de dikkate alarak yeni bir Yüksek Mahkeme binası yapılması konusunda çalışmalara hız verdiklerini söyledi.

Özerdağ, “Bina sorunlarının çözülmesi lazımdır. Özellikle Lefkoşa, Girne ve Gazimağusa Kaza Mahkemeleri en yoğun olan mahkemelerdir. Bu mahkemelerde şuanda daha fazla yargıç alımına imkan tanıyacak salon veya oda bulunmamaktadır. Hedefimiz 2025 yılı içerisinde daha fazla yargıç almamıza imkan tanıyabilecek alt yapı sorunlarını gidermek. Salon ve odaları temin edip gerekli bilgi işlem altyapılarını da sağlayıp yargıçlarımızın görev yapabilmesi için imkanları hazırlamaktır” dedi. 

Yeni Yüksek Mahkeme Binasının bir iki sene içerisinde inşa edilebileceğini ifade eden Özerdağ, “Yüksek Mahkeme olarak boşaltacağımız alanlar Kaza mahkemesinde oda ve salon olarak kullanımı sağlanacaktır. Dolayısıyla Lefkoşa’da ilerde 2 Ağır Ceza Mahkemesinin oluşması gündeme gelebilecektir” dedi.

Yargının hızlanması ve adaletin erken tecelli etmesi için yargıya gerekli önemin verilmesini talep ettiklerini de vurgulayan Yüksek Mahkeme Başkanı Özerdağ, “Bütçeye bu sene içerisinde binalarımız için 50 Milyon TL kaynak konuldu” diye konuştu.

Devamını Oku

Gündem

Kıb-Tek’e borcu olan abonelerin ödemeleri faiz affıyla taksitlendiriliyor

-

-

-

Kıbrıs Türk Elektrik Kurumu’na borcu olan abonelere ödeme planlarına göre faiz affı yapılarak, ödemelerinin taksitlendirilmesi yasa gücünde kararnameyle düzenlendi.

Kıbrıs Türk Elektrik Kurumu, alacaklarının tahsili konusunda borcu olan tüm abonelere, Bakanlar Kurulu’nda onaylanarak, 30 Aralık 2024 tarihli Resmi Gazetede yayınlanıp yürürlüğe giren “Kıbrıs Türk Elektrik Kurumu’na olan Elektrik Borçlarının Tahsili ile ilgili Mali Düzenlemeye İlişkin Yasa Gücünde Kararname”ye göre işlem yapılacağını duyurdu.

Kıb-Tek’ten yapılan yazılı açıklamada, başvuruların 29 Ocak tarihine kadar tüm Kıb-Tek şubelerinden yapılabileceği belirtildi.

Devamını Oku

Öne Çıkan Haberler

Copyright © 2022 KKTCgündem. künye